Kuşlardaki Şaşırtıcı Denge Sistemi
Telefon telleri üzerinde dinlenen kuşlar herkesin mutlaka bir kez olsun dikkatini çekmiştir. Kuşlar hiç zorlanmadan teller üzerinde dengede kalabilirler. Ne sürekli yön değiştiren rüzgâr ne de rüzgârın etkisiyle sallanan tel bu mükemmel dengeyi bozamaz.
Kuşların mükemmel bir denge sistemi ile yaratıldıklarını tele konmaları haricinde de görebilirsiniz. Çoğu kuş dinlenirken tek ayağı üzerinde durur. (1) Bu davranışı uzun bacaklı kuşlarda ve balıkçıl kuşlarda daha sık görmek mümkünse de güvercinler, ördekler ve bazı ötücü kuşlar da zaman zaman tek ayakları üzerinde dururlar. Kuşlar bu duruş sırasında dengesini korumakta o kadar başarılıdırlar ki tüylerini temizleyebilirler hatta uyuyabilirler bile.
Kuşlar insanlar gibi iki ayaklı ama vücutları yataya yakın eğik konumlanmış durumda. Bu duruş dengenin sağlanmasını insanınkine göre daha da güç bir hale getiriyor. Peki bu durumda kuşlar ayakta durmaları bile zor iken nasıl tek ayakları üzerinde dururken dengelerini sağlayabiliyorlar?
Sirklerde çalışan cambazları düşündüğümüzde kuşların dengede kalma yeteneklerinin ne kadar üstün olduğunu daha da iyi anlarız. Örneğin, gergin bir çelik halat üstünde yürümeye çalışan bir cambaz, dengesini sağlamak üzere, özel malzemeden yapılmış uzun bir sırık kullanmak zorundadır. Bu sırık cambaza bir tür terazi mekanizması kazandırır ve düşmeden tel üzerinde kalmasını sağlar.
Kuşlar ise dengelerini kurmakta herhangi bir alet kullanmadıkları halde en iyi cambazdan çok daha yeteneklidirler: Bir telin üzerine havadan süzülerek iniş yapabilir ve 1 saniyeden daha az bir sürede dengelerini kurabilirler. Kuşlar, rüzgârlı havalarda bile dengesini kaybetmezler. Üzerine kondukları telin sallanması ya da yön değiştiren rüzgâr kuşların bu mucizevi dengesini etkilemez.
Bir cambaz, halat üzerinde yürürken elastik bir malzemeden yapılmış uzun sırığı kullanarak dengesinin bozulduğu tarafın aksi yönüne sırığı uzatır ve vücudunu dengeye getirir. Kuşların dengelerini sağlayan sistem cambazlarınkine benzer.
Kuşlar tek ayakları üzerinde dururken ağırlık merkezlerini sabitleyen ve denge için kasların sürekli olarak kullanılmasını gerektirmeyen özel bir anatomiye sahip olarak yaratılmışlardır. (2). Bu yapı kuş tek yağı üzerinde dururken ayağın yere basmadığı tarafa doğru dönmesini otomatik olarak engeller. (3)
Aşağıdaki resimde bir flamingonun bacağını bükme yerinde yer alan kilit mekanizması yer almaktadır. Oklar ile gösterilmiş olan özel girinti ve çıkıntılar “bükülme kancası” olarak isimlendirilirler ve eklemin aşırı gerilmesini önleyerek kuşun yorulmadan tek ayağı üzerinde uzunca durmasına imkân sağlar. Bu yapı turnalarda ve leyleklerde bulunur, ancak balıkçıllarda bulunmaz. (2)
Flamingolarda yer alan kuşun tek ayağı üzerinde uzun süre durmasına imkan tanıyan eklem yapısı (solda) ve eklemin önden görünümü (sağda). Eklemde kilitlenmeyi destekleyen bir kanca sistemi de vardır. Kanca kilitlenmeyi destekler ancak bacak yine de bükülme özelliğini yitirmez.
Alman bilim adamı Prof. Reinhold Necker, üstün birer akrobat olan kuşların nasıl olup da incecik bir tel üzerinde düşmeden kalabildiğini bulabilmek için tam dört yıl süren uzun bir araştırma yürütmüştür.
Bochum Ruhr Üniversitesi’nde yapılan araştırmalarda, kuşların son derece özel bir denge mekanizmasıyla yaratılmış olduklarını keşfedildi. Bu araştırmalara göre, denge mekanizmasında iki farklı organ görev yapmaktadır.
Organlardan biri, diğer omurgalılarda da görülen iç kulaktır. Bu organ daha çok kuş havadayken faydalı olmakta ve kuş kanat çırptığı sırada ters yüz olmasını engellemektedir. Diğer organ ise kuşun leğen kemiği bölgesinde bulunur. Mükemmel işleyen bu organ omuriliğin sol ve sağ tarafındaki yarım daire kanallarından meydana gelmektedir. Omuriliğe bağlı bu simetrik kanalların içi özel bir sıvıyla doludur. Prof. Necker, bu sistemin işleyişini şöyle açıklar:
“Bu yarım daire kanalları bir terazi gibi işliyor. Kuşun vücudu nasıl hareket ederse bu sıvı ya o kanala ya da diğer kanala gidiyor”. (4)
Bu sistem, bilgisayar yapısına benzer şekilde çalışan sinir hücrelerine dayanır. Mekanik etkiyle uyarılan loplardaki sinir hücreleri, sinyali alarak bacak ve beyinciğe gönderir. Necker, “Kaslar hareketi öyle düzenliyor ki kuşlar dengelerini mükemmel sağlıyor” sözü ile kuşlardaki kusursuz tasarımı dile getirmektedir.
Bu organın denge üzerinde oynadığı rolü test eden bilim adamları, leğen kemiği bölgesindeki organları kusurlu olan kuşların denge sağlayamadıklarını ve yere düştüklerini belirlemiştir.
Kuşlardaki bu harikulade denge organları olmasaydı, hafif bir rüzgâr esmesiyle bulundukları tel üzerinden kolayca düşerlerdi. Bu organın en şaşırtıcı yönü ise otomatik çalışarak kuşu dengede tutmasıdır.
Organdaki tasarım incelendiğinde kanalların özel olarak var edildiği, sonra akışkanlığı özel ayarlanmış bir sıvıyla doldurulduğu kolayca anlaşılmaktadır. Elbette böyle bir organ kuşun kendi iradesiyle oluşamaz. Ayrıca şuursuz atomlardan meydana gelen kas ve sinir hücreleri, kuşu dengede tutmayı ‘isteyemezler’ ve gerekli ayarlamaları ‘hesaplayamazlar’.
Kuşlarda görülen bu dengeli hareketler, Yüce Allah’ın izniyle gerçekleşir. Allah bu durumu Kuran’ın Mülk Suresi’ndeki bir ayette şu şekilde haber vermektedir:
“Onlar, üstlerinde dizi dizi kanat açıp kapayarak uçan kuşları görmüyorlar mı? Onları Rahman (olan Allah’)tan başkası (boşlukta) tutmuyor. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla görendir.” (Mülk Suresi, 19)
Referanslar:
(1) Clark GA 1973 Unipedal postures in birds. Bird Banding 44: 22-26. doi:10.2307/4511925
(2) Stolpe M (1932) Physiologisch-anatomische Untersuchungen über die hintere Extremität der Vögel. J Ornithol 80: 161-247.
(3) Hertel F, Campbell KE Jr (2007) The antitrochanter of birds: form and function in balance. Auk 124: 789-805.
(4) “Neurobiologie: Warum Vögel nicht umfallen”, Geo, Ocak 2003
http://www.geo.de/GEO/wissenschaft_natur/tiere/2002_12_GEO_skop_voegel/?SDSID=